20 Şubat 2015 Cuma


Sultangazi Gençliği Fehmi Demirbağ’ı Ağırladı

Sultangazi Gençlik Meclisi, “Yazıyorum Yaşıyorum” adlı programda Yazar Fehmi Demirbağ ile buluştu.
50. Yıl Kültür Merkezinde düzenlenen programa Sultangazi Gençlik Meclisi Başkanı Mustafa Yiğit, Başkan Vekilleri Gökhan Sukas ve Mükremin Kaya, Gençlik Meclisi Yönetim Kurulu Üyeleri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Sultangazi Gençlik Meclisi Başkanı Mustafa Yiğit, Gençlik Meclisi’nin çalışmalarını kısaca aktardı.
Müslüman gençliğin şu an ki konumu ve gittiği doğrultuya özellikle dikkat çeken Yazar Fehmi Demirbağ, “Geçmişte yaşanan hatalara tekrar düşmeden geleceğinizi kurmak sizin ellerinizde, Bunlara dikkat ederek adımlarınızı atmalısınız.” Dedi.
Sultangazi Gençliği Fehmi Demirbağ’ı Ağırladı
Demirbağ, “Türkiye’nin şu an toplam ticaret kapasitesi ABD’de ki teknoloji devlerinin çok gerisinde. Neden Sultangazi’den gelecekte Nobel edebiyat ödüllü yazarlar, Teknoloji dehası insanlar, Manyetik alan veya molekül alanında uzmanlaşmış kişiler çıkmasın ki? Bunlara inanarak bundan sonra yaşamalısınız” dedi.
Sultangazi Gençliği Fehmi Demirbağ’ı Ağırladı
Karşılıklı soru cevap şeklinde devam eden programın sonunda katılımcılara Demirbağ’ın kitapları imzalı bir şekilde hediye edildi.

13 Şubat 2015 Cuma

AKPARTİ ADAY ADAYLARI TANITIMINDA YENİ METOD!

Sayın milletvekili adayadaylarımızdan;Seçim ön çalışmalarında sıradan promosyonlar yerine okumayı teşvik edici eserlerin takdimini bekleriz!
KİTAPLI TANITIM!

Adaylar yakında yollara çıkacaklar... Seçmene bir süre sonra çöp olacak materyal dağıtmak yerine 

kitap dağıtmayı öneriyoruz!


DİĞER PARTİLERDEN BİR FARKIMIZ OLMALI!

TÜRKİYEM OKUSUN DİYE!


https://www.youtube.com/watch?v=m-uLTEF7dYA&feature=youtu.be










KIYMETLİ MİLLETVEKİLİ ADAY ADAYI KARDEŞİM;

GEL BU SEÇİMDE DEĞİŞİK BİR METOD UYGULAYALIM. SEÇİM ÇALIŞMALARINDA PROMOSYON VE TANITIM İÇİN CİDDİ HARCAMALAR YAPILMAKTA, MALUM. 
BU HARCAMALARIN KARŞILIĞI OLAN MATBAA ÇALIŞMALARI İSE BİR SÜRE SONRA MAALESEF Kİ ÇÖPE GİTMEKTE. 

BİZ DİYORUZ Kİ;

TANITIMLARINIZ İÇİN "KİTAP" HEDİYE ETMEYE NE DERSİNİZ?

3 AYRI ALTERNATİF OLARAK "REİSİMİZ" İ ANLATTIĞIMIZ KİTAPLARIMIZI SİZLERE ÖNERMEKTEYİZ. 

AKPARTİ OLARAK FARKIMIZI ORTAYA KOYALIM. KİTABA, OKUMAYA VE YAZMAYA DA TOPLUM NEZDİNDE AYRICA BİR ŞERH DÜŞERİZ;

NE DERSİNİZ?

KONU DİKKATİNİZİ CELBETTİ İSE ARKADAŞLARIMIZLA TEMASA GEÇEBİLİRSİNİZ.

0532 613 37 89 DAN ARAYIP DETAYLI BİLGİ ALABİLİRSİNİZ.

2015 MİLLETVEKİLİ SEÇİMLERİNİN HEM ŞAHSINIZA HEM ÜLKEMİZE HAYRLAR GETİRMESİNİ TEMENNİ EDERİZ.

BAŞARI DİLEKLERİMİZLE!

2 Şubat 2015 Pazartesi

2071 YOLUNDA 
AKGENÇLİĞİN İLKELERİ; 


- Yalan söylenmemeli, kimseyi aldatmamalı!
- Kul hakkı ve haram lokma yenmemeli; helal kazanç ve gelirle geçinilmeli!
- Emanetlere ihanet edilmemeli!
- Ehil olmadığı başkanlığı, memurluğu, makam ve mevkiyi kabul etmemeli.
- Rüşvet almamalı ve vermemeli de!.
- Haksızlık ve adaletsizlik yapmamalı. Kendisinin ve yakınlarının aleyhinde de olsa doğruyu söylemeli, doğru şahitlik yapmalı, doğruyu tutup ve desteklemeli.
- Eliyle ve diliyle (kalemiyle) fitne ve fesat çıkartmamalı.
- Olumsuz ve yıkıcı tenkit yapmamalı.
- Zengin de olsa kanaatli bir şekilde yaşayıp, gereksiz ihtiyaçlarını çoğaltmamalı.
- Komşularını kardeş kabul etmeli, onlara elinden gelen maddî ve mânevî iyiliğide yapmalı.
- Köyünü, sokağını, mahallesini, şehrini ve bütün vatanını bir ev ve yuva olarak kabul edip ve onu kirletmemeli, onlara zarar vermeyip, onları çirkinleştirmemeli.
- GERÇEK BİR AKGENÇ kadınlara anne, eş, bacı, kız çocuğu muamelesi yapar, onlardan gayr-i meşru ve haram şekilde yararlanmak istemez. İffetle yaşar, ırza, namusa, şerefe gözle, elle, dille, tecâvüz etmez.
- İnsan haklarına saygı gösterir, çeşitliliklere tolerans gösterir, başkalıklara düşmanca bakmaz.
- Haksızlıkları, zulümleri, adaletsizlikleri, kötülükleri YASAL SINIRLAR içinde protesto eder, onların giderilmesi için elle ve dille çalışır veya çalışanları destekler.
- Parayı bir değer değil, bir vasıta olarak kabul eder; altını gümüşü, euroyu doları putlaştırmaz, para için her haltı yemez.
- Komşusu aç iken kendisi tok gecelemez.
- Toplumda ve ülkede iyiliklerin hâkim olması, kötülüklerin uzaklaştırılması için çalışır.
- Maddî manevî her türlü sömürüye karşıdır.
- Para spekülasyonları, devalüasyonlar, borsa oyunları, riba ve tefecilik yoluyla devletin, halkın ve ülkenin soyulmasına yardımcı olmaz, aksine bunlara karşı çıkar. İsraftan, aşırı tüketimden, saçıp savurmaktan, sefih bir hayat sürmekten, gösterişten, süs ve püsten, lüksten uzak durur, ölçülü bir şekilde yaşar.
- Çocuklarını bilgili, kültürlü; ahlâklı, faziletli; güzelliği seven ve güzel olmaya çalışan insanlar olarak yetiştirir. Onları cahil, sapık, ahlâksız, karaktersiz, çirkin, şerir kimseler olarak yetiştirmez.
- Toplumsal barışı ve sosyal uzlaşmayı zedeleyecek fikir ve hareketlerden kaçınır.
- Devletle sistemi özdeşleştirmez. Devleti her hâlükârda korur, sistem bozuk ve zararlı ise onun değişmesi için çalışır.
- Gelenin keyfi için gidene söğmez. Atalarına, dedelerine bağlıdır, onlara hürmet eder, rahmet okur. (Atalarına söğüp sayanlar, ana ve babalarını reddedenler gibidir.)
- Anarşi ve terörden uzak durur; kötülükleri, fena şeyleri meşru sınırlar içinde ve hikmetin (bilgeliğin) ışığında değiştirmeye çalışır.
- Futbol kulübü tutar gibi parti, cemaat, hizip, fırka tutmaz, bu gibi fanatikliklerden kaçınır.
- Evcil ve vahşi hayvanlara merhametli olur. Zevk için, sapık duygularla cana kıymaz.
- Zulmü, haksızlığı, sapıklığı, ahlâksızlığı desteklemez.
- Sevdiği ve bağlı bulunduğu siyaset, ideoloji, tarikat adamlarını putlaştırmaz, onları erbab haline getirmez.
- Dostlarına mürüvvet ve lütuf, düşmanlarına karşı tolera ile hareket eder.
- Her yeni gününün BİLGİ-KÜLTÜR, AHLÂK-FAZİLET, İYİLİK- GÜZELLİK bakımından bir önceki günden daha üstün olması için çalışır çabalar.
- Öyle bir hayat sürer, öyle hal ve hareketlere sahip olur ki, onun faziletini ve iyiliğini düşmanları bile kabul ve tasdik eder.
- Vicdanında yirmi dört saat açık duran bir mahkeme vardır. Orada kendini muhakeme eder, denetler.
- Hayattan-sorumsuz bir şekilde- azamî (en fazla) zevk ve haz alma sapık-felsefesine bağlanmaz. Maddî hazların ve zevklerin çok üstünde birtakım yüce değerler olduğunu bilir ve onlara bağlanır.İLİM, KÜLTÜR, SANAT, EDEBİYAT VE AHLAK TEMEL YAŞAM PRENSİPLERİNDENDİR!


BUNLARI YAPTIĞIMIZDA HEM DÜNYADA HEM AHİRETTE İLELEBET İKTİDAR OLMAK KAÇINILMAZDIR.


FEHMİ DEMİRBAĞ