19 Ağustos 2014 Salı

HURDALIK MISINIZ?

emekli misiniz,
emekleyen mi?
ne farkınız var,
alt bağlarınız aynı,
kundağınızdan gayrı?
...
mefkuresi milletin,
bir devlet kapısı,
bol maaşlı,
bir de lojmanlı,
senede çifte ikramiye,
birde omuza rütbe,
tatiller denizde!
...
genç yaşta emeklilik,
maaş yetmez ise,
ek iş isterük!
...
alametiyse emeklilik,
yaşlılığın,
öyleyse,
ölmeyecekmişsin gibi,
dünyaya tamah niye?
...
millet millet değil,
hurdalık!
kahveler dolusu,
bir de camiler!
...
tarla, köylü işi,
sofrada beyaz ekmek,
marketten mercimek,
rızk dediğin,
bankamatik!
...
çevir plağı,
oğlana iş,
kıza koca,
bir ömür geçer gider,
televizyon karşısında.
ISKARTA!
Her şey'den yakınmak,
Allah'a yakınlık.
pespayeliğin adı,
haşa Müslümanlık,
genç nüfus,
dedik ya hurdalık!
...
dozunu artırsam sözümün,
adı halk düşmanlığı,
mal gibi yaşamanın karşılığı,
rejim karşıtlığı!
...
yılanların ömrü uzadı,
bana dokunmayan,
bin yıl yaşayalı,
nemelazımcılık,
bananecilik,
hasılı bencillik,
lağım taştı,
yaşasın kozmetik!
...
az kullanılmış,
ikinci el pazarı,
köleler diyarı,
canım memleketim,
ah sana ne methiyeler dizerim!
...
günah gani gani,
merkezden garantili,
düşünme yeter ki,
sus ve unut!
ey, yaşayan ölüler topluluğu
şehirlerin sana tabut!
...
cikletten mevzular,
çiğne çiğne dur!
fakülte mezunu,
alleme-i cihan!
bir sürü medya maymunu!
beyinler karanlık,
insanlar hurdalık!
...
insanat bahçemizde,
felsefe üretmeyin,
edebiyat yapmayın!
kış uykusunda ekabir,
elleşmeyin!
...
zatı muhterem demiş ki,
filanca prof gibi,
bir devlet büyüğümüzün,
dediği gibi,
tembeller ve hımbıllar,
millete,
kader biçerler!
...
aptalız işte...
inanmayan;
baksın istatistiklere!

fehmi demirbağ

16 Ağustos 2014 Cumartesi


bi susun yahu!

dünyanın merkezinde,
bir yanım sultanahmet'e bakar,
diğer yanım da ayasofya,
işportacılar arasında,
bir de baldır bacak turistler,
ingiliz, fransız,
alman ya da amerikan,
araplar ki,
ülkelerindeki savaştan kaçan.
bir de suriye'li dilenciler,
bilumum menşei belirsiz hafiyeler!
...
bense bir çay eşliğinde,
yeni şiirler peşinde!
kafamda onca uğultu,
ilhamın derdinde!
bi sus be adam,
marks'mısın nesin,
sende sus lan lenin!
behey kapitalist dünya,
max weber, adam smith,
önümde çay ve simit,
hepiniz bi susun!
el hafifliğinden,
nasipten, bereket'ten habersizler,
bi susun!
kaderden kısmetten!
sosyal adalet,
islamda da var diyen,
kompleksli entelller,
siz de susun!
inanmaya utandığı değerlere,
beşerden medet bekleyenler!
susun!
...
ben ki dünyanın merkezinde,
bir ağustos sıcağında,
sıyrılarak belirlenmiş gündemlerin,
etkisinden...
aşk dolu şiirler yazacağım...
hele bi susun!
...
sakın susturmayın sakın,
ağlayan çocukları,
sakın başlarını okşamayın,
yetimlerin,
ben onlara da yazacağım!
mahlukatı anlatacağım!
ve sırrını vereceğim,
yaradılışın!
...
içtiğim çayın,
bedelini öderken,
gözlerini gözlerime diken,
paranın üstündeki,
resimdeki,
selanikliyi de susturun!
...
zaten kafamda bi dünya dolu soru,
yine yazacağım,
...
iyi de ben bunları,
kime okutacağım?

fehmi demirbağ

11 Ağustos 2014 Pazartesi

GAZZE'YE...

AZ KALDI, HA GAYRET!

beklenen adam,
sabret; az kaldı!
yüreklere değdi,
suskunluklar,
çığlıkları sessizlerin!
...
fukaralık ve cehalet,
mahpusumuz,
bir de gördüğümüz şiddet,
kurşunsuz lanet!
sen hazır ol,
an gebe,
akıbet;
kurtuluşumuz!
...
az kaldı;
kuytu köşelerde,
yamalı seccadelerde,
helalin derdinde,
haramın öfkesinde,
buluşan garipler;
az kaldı!
nasır tuttu mu elleriniz,
hem nerede,
karınlarınıza bağladığınız,
hacer-ül esved kadar,
mübarek taşlarınız?
nemrutun ateşini söndürecek,
gözyaşlarınız?
...
az kaldı,
varsa sağlam imanınız,
secdeden kalkmaz başınız,
varsa,
hem okumanız, hem yazmanız,
yetim başı okşamanız,
adalet kavganız,
hürriyet sevdanız,
az kaldı!
...
zalime tavrınız,
varsa, davanız;
güneşli günler göreceğiz çocuklar,
az kaldı;
bir de;
şu kara bulutlar olmasa,
herkes oturmasa ayrı hesaba,
kalem başka başka yazmasa!
az kaldı!
...
fehmi demirbağ

7 Ağustos 2014 Perşembe


DARBEYE EMİN ADIMLARLA UZANDIK...
Aklımız ve gönlümüz işgalinde olunca sömürge valilerinin...ve alimlerinin...onlarda iştahlandılar da işgal etmek isteyiverdiler mahzun anadolumu...okumuşlardı da üstelik...ama tersinden...tersinden kalkıverdiler mezarlarından kalkar gibi ruhsuz bedenleriyle...15 temmuzdu...muz cumhuriyetiydik ya hani...kolay olacak zannediverdiler de...
ağlak ihtiyar...ihtiyar ediverdi, ülke önce işgal...ardından talan edilmeliydi... öyle diyordu yani efendileri...hoş, böğürlerinde beslenivermişlerdi bir kısım gafillerin...hoşuna gitmezdi lakin, ecdadı çanakkalede 15'in de gidiverinlerin...
halis bir vatan evladı...ömer gibi dikiliverdi...
türkmen bir kadın hesabını yapmadı geride bırakacağı yetimlerini...
15'in de bir çocuk...babasıyla alçaklığa er oldu da direniverdi...
ne çok hikayemiz oldu, nesilden nesile aktaracağımız...
bir kez daha kızardı albayrağımız...
kızardı çünkü onca şehid ecdadımız...
çün, biz müslümanız...
lakin...biz bu yola nasıl giriverdik...bu şeytani aldanışa...
kulak verin bir de bana...
anlatayım usulca...
...
tenin ruhsuz kalınca cevapla beni;
Kim zavallı,
ölüp giden mi,
olup biteni seyreden mi?
...
ölüm ve zulüm kader olmuşsa,
Allah'ın bir kısım kullarına,
semirmiş bedenleriyle,
bir kısım kulları seyirdeyse,
zalimlerin zulümlerini...
...
lime lime edilen bebeleri,
tecavüze uğrayan mahremleri,
işgaldeyse vatan,
yıkılıyorsa mabedler,
tam tekmil sofralardan,
bildiriniz üzüntülerinizi!
...
Allah olmayanlara da versin,
duaların en güzeli!
...
günü görme unut,
gel seninle binlerce yıl öncesinin,
fitneleriyle kanatalım yürekleri;
kerbela diyelim!
şimdinin karbelalarını görmeden!
...
hem duymadın mı,
musa gelmiş beni israil oğullarına,
beni işid;
kızıldenizi de bölmüş işaretiyle,
ortadan tam ikiye,
ben ki yeni duydum,
bana da,
ortadan ikiye bölünmüş,
bir bebek söyledi!
...
isa imiş,
babasız çocuğun adı,
incil imiş sözleri,
yani müjde,
ah! gazze,
demiş mekkeli bir yetim,
tamama erdirecek,
hidayet rehberini!
...
söylenmiş sözlerin nakaratı,
tarih-i tekerrür,
dinlemez isen,
ölü ruhlar yüzüne tükürür;
kaybedersin payitahtı!
...
şimdi kaldır başını,
dik dur da gör,
şeytanın saltanatını;
günahın hangisi,
salınmıyor ki ortalıkta,
ölene üzülme;
onlar kurtuluşa erenler,
bak haline,
hal ki sünepe;
içki, kumar, faiz,
devlet güvencesinde!
hırsızlık, yalan ve cinayet,
korumasında kanunun,
sesi çıkmaz bir Allah kulunun!
...
günaha başlama yaşı düşmüş,
fuhuş, sapıklık, uyuşturucu,
milliyet tanımaz unsurmuş!
...
Hadi gelin şimdi,
teorik tartışmalara,
kravatlı abiler,
döpiyesli ablalar,
yeni piyesimize;
cumhura baş,
başa beyin!
...
smokinli hocalardan,
vaazlar dinleyin!
fehmi demirbağ

5 Ağustos 2014 Salı


MONŞER

monşer,
şer nedir bilmezük,
bildiklerimiz,
ezberletildiklerimiz!
biz ekmeği böler de yeriz,
soğanın cücüğüyle,
bakırdan bardaklarda,
içeriz ayranı,
cola adetimiz değildir bizim,
gülüşlerimiz ayarlı hiç değil,
içten gelir kahkahalarımız,
kaşıklarımızda helalinden,
bulgurdur pilavımız,
samimiyet;
mizacımız.
...
monşer;
cumhurdur adımız,
yıllardır başsısız,
ecük müsade,
bizim mahalleden,
bir uzun adam,
baş olmaya,
uğrumuza baş koymaya...
...
biz onunla bildik,
hastane kuyruklarından kurtulmayı,
ilaç kuyruklarında sürünmemeyi,
okul kitabı için kavga etmemeyi,
...
az şeyler değil ha,
bu sıraladıklarım...
...
yeterli mi peki bütün bunlar!
ASLA!
napalım,
çaresiz ANADOLU;
analar yiğit doğurmayı,
unutalı çok oldu!
...
biz hatırladık onunla,
başörtünü, yemeniyi,
az sonra şehid düşecek oğlunun,
peygamber ocağında,
yemin edişini şerefle izlemeyi!
...
yeterli mi?
...
ASLA!
...
uzun adama,
yetmez ama evet,
ama sana yeter,
hayırımız monşer!
...
biz çatalı da,
kaşığı da,
bıçağı,
elimizde tutarken,
kullanırız sağı;
bilmeyiz,
sağı-solu,
aynı anda kullanmayı!
...
Besmelemiz,
tertemiz,
teoloji nedir;
bilmeyiz!
...
biz cumhuruz,
hürriyeti gazete bilmez,
ana sütü gibi,
hak biliriz;
biz var ya biz;
kalu bela dediğimizden beri,
neyi seçeceğimizi,
iyi biliriz!
...
öyle paralel filan,
hesaplarımız yoktur,
bodoslamasına,
şaşıran olmaz ise,
pusulamızı,
kıblemizi,
tek biliriz!
...
monşer;
hak şerleri,
hayreyler!

fehmi demirbağ

4 Ağustos 2014 Pazartesi


GENÇ ADAM

karanlıkların arkasından,
bir adam gelecek,
gençten bir adam,
yeter artık diyecek!

abdestiyle gelecek,
dilinde besmelesiyle,
gazze diyecek,
türkistan,
yurdum kabristan!

ırak, suriye, libya,
ah mahzun coğrafya!

okşayacak başını yetimlerin,
soluğu kesilenlerin...
bir elinde kalem,
satır satır,
sayfa sayfa,
diğerinde zülfikarıyla.

bir adam,
minberinde yüreklerin,
mihrabında silinmez yazılar,
yazgılar yazmaya!
gelecek ve zulmü bitirecek!

salomon efendi diyecek,
efendisiyim iki dünyanın,
gençten bir adam,
adalet ve hürriyet,
dile benden,
heybesinden,
insanlık çıkartacak,
karanlıkları boğarak!
...
şaha kaldıracak atını,
atının ayakları dizlerine kadar kan!
bekle beni Türkistan!
ben-i israil,
piçlerinin katlettiği bebelerin!
benden merhamet isteyin!
...
gençten bir adam,
ilmen yakin!
şahdamarı kadar yakın,
olanın,
adını yüceltecek!
...
şehirlerin meydanlarında,
kuru kalabalıklar,
adını haykıracak!
o rahmet olup,
taş yüreklere yağacak!
...
bakın, bakın,
işte o genç adam,
bir adım uzakta!
...
bu devirde,
bu zamanda,
bir vakit namazında,
camilerin ıssızlığında,
secdede göreceksiniz,
o adam,
bir selamlık yanınızda!
...
duasıyla gelecek,
iki damla gözyaşıyla!
...
nolur söyle,
beklenen o genç adam sen misin?
haydi,
haykırarak söyle!

fehmi demirbağ