2071 YOLUNDA
AKGENÇLİĞİN İLKELERİ;
- Yalan söylenmemeli, kimseyi aldatmamalı!
- Kul hakkı ve haram lokma yenmemeli; helal kazanç ve gelirle geçinilmeli!
- Emanetlere ihanet edilmemeli!
- Ehil olmadığı başkanlığı, memurluğu, makam ve mevkiyi kabul etmemeli.
- Rüşvet almamalı ve vermemeli de!.
- Haksızlık ve adaletsizlik yapmamalı. Kendisinin ve yakınlarının aleyhinde de olsa doğruyu söylemeli, doğru şahitlik yapmalı, doğruyu tutup ve desteklemeli.
- Eliyle ve diliyle (kalemiyle) fitne ve fesat çıkartmamalı.
- Olumsuz ve yıkıcı tenkit yapmamalı.
- Zengin de olsa kanaatli bir şekilde yaşayıp, gereksiz ihtiyaçlarını çoğaltmamalı.
- Komşularını kardeş kabul etmeli, onlara elinden gelen maddî ve mânevî iyiliğide yapmalı.
- Köyünü, sokağını, mahallesini, şehrini ve bütün vatanını bir ev ve yuva olarak kabul edip ve onu kirletmemeli, onlara zarar vermeyip, onları çirkinleştirmemeli.
- GERÇEK BİR AKGENÇ kadınlara anne, eş, bacı, kız çocuğu muamelesi yapar, onlardan gayr-i meşru ve haram şekilde yararlanmak istemez. İffetle yaşar, ırza, namusa, şerefe gözle, elle, dille, tecâvüz etmez.
- İnsan haklarına saygı gösterir, çeşitliliklere tolerans gösterir, başkalıklara düşmanca bakmaz.
- Haksızlıkları, zulümleri, adaletsizlikleri, kötülükleri YASAL SINIRLAR içinde protesto eder, onların giderilmesi için elle ve dille çalışır veya çalışanları destekler.
- Parayı bir değer değil, bir vasıta olarak kabul eder; altını gümüşü, euroyu doları putlaştırmaz, para için her haltı yemez.
- Komşusu aç iken kendisi tok gecelemez.
- Toplumda ve ülkede iyiliklerin hâkim olması, kötülüklerin uzaklaştırılması için çalışır.
- Maddî manevî her türlü sömürüye karşıdır.
- Para spekülasyonları, devalüasyonlar, borsa oyunları, riba ve tefecilik yoluyla devletin, halkın ve ülkenin soyulmasına yardımcı olmaz, aksine bunlara karşı çıkar. İsraftan, aşırı tüketimden, saçıp savurmaktan, sefih bir hayat sürmekten, gösterişten, süs ve püsten, lüksten uzak durur, ölçülü bir şekilde yaşar.
- Çocuklarını bilgili, kültürlü; ahlâklı, faziletli; güzelliği seven ve güzel olmaya çalışan insanlar olarak yetiştirir. Onları cahil, sapık, ahlâksız, karaktersiz, çirkin, şerir kimseler olarak yetiştirmez.
- Toplumsal barışı ve sosyal uzlaşmayı zedeleyecek fikir ve hareketlerden kaçınır.
- Devletle sistemi özdeşleştirmez. Devleti her hâlükârda korur, sistem bozuk ve zararlı ise onun değişmesi için çalışır.
- Gelenin keyfi için gidene söğmez. Atalarına, dedelerine bağlıdır, onlara hürmet eder, rahmet okur. (Atalarına söğüp sayanlar, ana ve babalarını reddedenler gibidir.)
- Anarşi ve terörden uzak durur; kötülükleri, fena şeyleri meşru sınırlar içinde ve hikmetin (bilgeliğin) ışığında değiştirmeye çalışır.
- Futbol kulübü tutar gibi parti, cemaat, hizip, fırka tutmaz, bu gibi fanatikliklerden kaçınır.
- Evcil ve vahşi hayvanlara merhametli olur. Zevk için, sapık duygularla cana kıymaz.
- Zulmü, haksızlığı, sapıklığı, ahlâksızlığı desteklemez.
- Sevdiği ve bağlı bulunduğu siyaset, ideoloji, tarikat adamlarını putlaştırmaz, onları erbab haline getirmez.
- Dostlarına mürüvvet ve lütuf, düşmanlarına karşı tolera ile hareket eder.
- Her yeni gününün BİLGİ-KÜLTÜR, AHLÂK-FAZİLET, İYİLİK- GÜZELLİK bakımından bir önceki günden daha üstün olması için çalışır çabalar.
- Öyle bir hayat sürer, öyle hal ve hareketlere sahip olur ki, onun faziletini ve iyiliğini düşmanları bile kabul ve tasdik eder.
- Vicdanında yirmi dört saat açık duran bir mahkeme vardır. Orada kendini muhakeme eder, denetler.
- Hayattan-sorumsuz bir şekilde- azamî (en fazla) zevk ve haz alma sapık-felsefesine bağlanmaz. Maddî hazların ve zevklerin çok üstünde birtakım yüce değerler olduğunu bilir ve onlara bağlanır.İLİM, KÜLTÜR, SANAT, EDEBİYAT VE AHLAK TEMEL YAŞAM PRENSİPLERİNDENDİR!
BUNLARI YAPTIĞIMIZDA HEM DÜNYADA HEM AHİRETTE İLELEBET İKTİDAR OLMAK KAÇINILMAZDIR.
FEHMİ DEMİRBAĞ