23 Nisan 2018 Pazartesi


FEHMİ DEMİRBAĞ
Zile/Tokat' ta 01/03/1965 tarihinde doğdu.
Değişik basın-yayın kuruluşları (Milli Gazete, İslam, Tgrt vb.)
Radyo program yapımcılığı ve sunuculuğu (Radyo Bravo, Özel Fm)
Tv program yapımcılığı ve sunuculuğu ( Akit, Kanal T, Tgrt)
Tiyatro oyunculuğu,
Reklam yönetmenliği,
Grafikerlik,
Yöneticilik (Matbaa, Reklamcılık ve Tekstil sektörlerinde)
Eğitimcilik...
***
* Lasiad'ı kurdu. (Laleli san. ve iş adamları derneği)
* Müsiad'da danışmanlık
* AKPARTİ raportörlüğü, İlk dönem milletvekili aday adaylığı,
* Başbakanlıkça ödüllü Genç Türkiye Platformu kurucu ve başdanışmanı,
* Tekstil Türkiye isimli akademik dergi çıkarttı.
* Türkiye'nin ilk çizgiroman okulunu kurdu
* İsayad (İstanbul ve Anadolu Sağlıklı Yaşam Derneği) Başkanı
* Başbakanlıkça ödüllü Erdemli Gençlik Seminerleri vermekte,
Sahnelenmiş 2 tiyatro oyunu bulunmaktadır.
Basılı Kitaplar:
1 . One Minute
2 . İyi İnsan Olmanın Kodları
3 . Aşk Olsun
4 . Yeniden Osmanlı
5 . Uyuşma Uyan Kardeşim
6 . Ertuğrul ve İyilik Takımı
7 . İmparatorluğa Veda
8 . Uyursan Uyanamazsın
9 . USA'ndık
10 . İstanbul Macerası
11 . Üniversite Nasıl Kazanılır
12 . Erbakan ve Oto Tamir Atelyesi
13 . Kasımpaşalı-Ben Bu Oyunu Bozarım
14 . Dünya 5'ten Büyüktür
15 . Endülüs Macerası
16 . Hayal Fabrikası
17 . Dan Brown Müslüman Oldu mu?
18 . Bağırsakları Bağırtmasak
19 . Yedi Denizin Efsanesi
20 . 4 cilt Herotürk Çizgiroman
Henüz basılmamış onlarca eser...
Eğitim:
Orta Öğretim – Turhal End. Mes. Lisesi
Yüksek Öğretim – İstanbul Üniversitesi-Hukuk Fakültesi-AYO
Marmara Üniversitesi- Güzel Sanatlar Fak.-Grafik

2 Nisan 2018 Pazartesi

TUHAF AMA TÜRKİYE...
1. Okumuyoruz ama her şeyi biliyoruz. Bizde bir işkembe var ki beynimizin bile fonksiyonlarını tek başına üstlenebilmiş durumda. Apışarası sokak çıkmaz sokağımız ama ısrarla yeni yollar arıyoruz buralarda.
2. Film, sanat tebliğ aracı olmaz diyoruz ama, "Çağrı"yı izleyip, izlettiriyoruz. Şia film yapınca kıyameti kopartıyoruz. Diriliş izlemek en büyük gazvemiz oldu ama kültür sanat deyince aklımıza nedense ebru sanatı geliyor. Çizgiroman eğitiminden bihaberiz.
3. Futbolu yerden yere vuruyoruz ama futbolcu şeyhimize gelince onun reklamını bir ibadet aşkıyla yapıyoruz. İddia, bahis gibi kumar oyunlarını legalleştiren futbolu aslında yeterince de etüd edemedik amma. Endüstriyel boyutundan ve kültürel yozlaşmaya olan katkılarından aynen karapara aklamadaki rolünden de habersiz olduğumuz kadar uzağız.
4. Kur'ân Müslümanıyız diyoruz ama Kur'ân'dan başka her şeyi dinliyoruz. Tabela kavramlara bayılıyoruz. Daha doğru dürüst bir meal bile ortaya koyamadık. Günün bilgilerinden istifade ederek bir tefsir yazamadık... Dinbazlar her yerde.
5. Faiz haramdır diyoruz ama kredi çekiyoruz. İğneyi kendimize batırdığımız görülmüş şey değil.
6. İslâm, tevhid dinidir diyoruz ama hayatımızı işgal etmiş putlardan da habersiziz. Şirk içine düştüğümüzün farkında değiliz. Ölülerden yardım istemeyi ecdada ve İslamın büyüklerine saygı kavramlarını karıştırdık.
7. Sünnet bir yaşam biçimdir diyoruz ama hayatımızı batılı normlarla bezedik. Ama Efendimizin hadisleri üzerinden tartışma çıkarmayı matah birşey zannettik. Referanslarımıza batının filozoflarını referans göstermeyi aydın kafalı olmak bildik.
8. Kul hakkı haramdır diyoruz ama her işte torpil arıyoruz. Bu torpiller patlatacak bizi.
9. İşi ehline verin diyoruz ama iş için akraba-partili-hemşo arıyoruz. Liyakat hayatımızda olmayan hakikatlardan.
10. Kur'ân'ın ahkamı tarihte kalmıştır diyoruz ama kendi ahkamımızı parlatıp duruyoruz. Kurana karşı bir küçümsemeye girdi günümüz müslümanı. Bizim tespitlerimiz, bulgularımız ayet hükmünde nerdeyse.
11. Kur'ân kıssaları doğru değildir diyoruz ama kendi kitaplarımızın hatasız olduğunu söylüyoruz. Kuran üzerine tartışma çıkarıp şüphe kıymıkları salıyoruz cahil tabana. İnandık ve teslim olduk yerine fakat, ama, bazen, keşke gibi mazeret dolu ifadelerle kafirin ekmeğine yağ sürüyoruz. Şeytana yağcılık ve yalakalık yapıyoruz ama Rabbimize bir külhanbeylik edasına girdik.
12. Mağdurum diyoruz ama önümüze gelene sövüp duruyoruz. Zalimlerden yana saf tutmayı yiğitlik sanıyoruz. Kendi haklarımız adına mücahitlik derdine düştük.
13. Hadis duyunca sıhhatine bakmak lazım deyu burun kıvırıyoruz ama, hocamız-ağamız-paşamız konuşunca, hüküm buyurunca vahiy gelmiş gibi oluyoruz.
14. Usul önemlidir diyoruz ama dil bilmeden fetva veriyoruz. Cehaletimizin farkına varamayacak kadar cahiliz.
15. İsraf haramdır diyoruz ama tatil için harita üzerine kalem atıyoruz. Hem hayatımız dahil Allah'ımızın hangi nimetini israf etmiyoruz ki?
16. Saygı bekliyoruz ama saygısızlık ediyoruz. Empatimiz yok. Ben merkezli olduk. Kendi için istediğini kardeşi için istemeyenlere döndük.
17. Komşumuz açken tok yatıyoruz ama sarıksız dışarı çıkmıyoruz. Şekil bizim düsturumuz oldu, içerik pek önem arzetmez oldu.
18. İslâm akıl fikir dinidir diyoruz ama felsefeyi şeytan işi yapıyoruz. Hele edebiyat hiç yok hayatımızda. Aklı kullanıyoruz belki amma, hep başkalarınınkini...İmtihanı tek başımıza vereceğimizi unutuyoruz. Başkaları ise hayatımızda ancak sebep olabilirler.
19. Eleştiriye açığız diyoruz ama eleştirilince küfrü basıyoruz. Ya da kelimelerimizi linç için kullanmayı daha çok tercih ediyoruz. Dedikodu, gıybet, iftira gibi kavramlar nerdeyse hiç yok hayatımızda.
.20. Cennet ayaklarının altında diyoruz ama onları nasıl dövülmesi gerektiğini anlatıyoruz. Kadınlar ve çocuklar ancak suistimal konularımız.
21. İfade hürriyeti diyorum ama bende yorumları kapatıyorum.😊😊😊
Allah bizleri hakta sebat eden ve batıl dan kaçanlardan eylesin.
Vesselam
TÜRKİYE'DE ÇOCUK OLMAK
Bazen sessiz yığınların sesi olmak lazım. Onları dillendirmek...Madem yazabiliyoruz o halde bu Tanrı vergisi meziyetimizi (Aha Tanrı dedi. Vurun yazara!) hizmetine sunmak lazım biçarelerin.
Hani daha çok ta çocuk ve gençlik konularını dilimize doladık ya...Bu kez de değişik yaş gruplarından değişik çocukların sesi olmaya gayret edeceğim.
İsimsiz-4.5 aylık-kız: İsmim henüz konulmamıştı ama siz bana "Kader" diyebilirsiniz. "Sevişirim evlenmem- evlenirim doğurmam" diyen bir annenin kızıydım. Bir eğlence partisinde kim olduğunu bilmediğim bir babanın tohumu olarak şekillendim annemde. Her ikisi de çok sarhoştular. Faaliyetlerinin beni ortaya çıkarabileceğini umursayacak bir durumda değildiler. Bir süre sonra anneme kendimden haber verdim, mide bulantıları ve baş dönmesiyle. İhtimal vermedi benim kendisinde yer alabileceğime ama hipokrat üzerine yemin etmiş beyaz önlüklü biri beni doğruladı. Annem hamile dedikleri bir makama kavuşmuştu. Ama o hiç sevinmedi varlığımdan. Benden kurtulmak hususunda da çok kararsız kaldı. Netice de istemiyordu beni. Bir süre sonra da yine o beyaz önlüklü kişinin yardımıyla koparıldım annemden. Her tarafımı kırıp parçalayarak çıkardılar annemin içinden beni. Ancak hala şaşıyorum annemin beni aklından nasıl çıkardığına. Kürtaj denilen cinayeti kendinde bir hak olarak gören annem benim yaşam hakkımı elimden almıştı. İnsan hakları konusunda çalışmalar yapan derneğindeki görevini ise şimdilerde de başarıyla sürdürmeye devam ediyor canım annem.
Aysu- 1 yaşında: Annem beni emzirmiyor. Kendimi hep aç hissediyorum. Halbuki gelişmem için en az 2 sene annemin sütüyle beslenmeliyim. Bu arada annemin de sağlıklı beslendiğini söyleyemem. Hamileliği döneminde kullandığı sigara, içtiği alkol ve kullandığı haplar yüzünden sakat doğduğumu söyleyeyim. Eskiden nesiller annelerini emerken anneleri onları Besmelesiz beslemezlermiş. Şimdinin anneleri bir tuhaf. Harika bir bebek odam var. Bizimkiler odayı batının sanal kahramanlarının oyuncaklarıyla donatmışlar. Allah için hiçbir masraftan kaçınmadılar. Emziğim bile Mickey Mauslu. Babam muhafazakar bir adam. Üst düzey bir yönetici. Annem babamın sekreteri imiş. Babamın başka eşleri de var. Annem babamın 3. karısı. Başka da kardeşlerim var ve ben henüz hiçbirisiyle tanışmadım. Nüfus kağıdı ismindeki vatandaşlık belgemi ancak ben okula başlarken alabilecekmişim. Nerden mi biliyorum bütün bunları; zamaneyim ne de olsa!?
Kaan- 2 yaşında: Fena halde psikopatım. Yaw arkadaş bu büyükleri anlayamıyorum. İki senedir başımın etini yediler "Kaan konuş artık" diye. Konuşmaya başlar başlamaz da "Yeter artık çocuk, sus. Başımızın etini yedin. Büyüklerin işine karışma." Beni iyice kendilerine benzetmeye başladılar. Bende artık onlar gibi bağırarak konuşmaya başladım. Tepemi attırdıklarında basıyorum kalayı. Olmadı minik ellerimle basıyorum şaplağı enselerine. Evimizde şiddet hep moda. Babam annemi dövüyor, annem beni, ben de bütün oyuncaklarımı.
Merve- 5 yaşında: Ana okuluna başladım. Bütün çalışan annelerin çocuklarıyla bir aradayız. Kreş dolu günlerim yeni bitti. Allah'ım ne günah işledim de cezam bitmiyor bir türlü. Bundan sonra da okula başlayacakmışım. İlkokul, ortaokul, lise, üniversite derken oku babam oku. Hayatım okumakla geçecek. Daha çocukluğumu yaşayamadan büyüyeceğim. Sonra bende çocuk sahibi olacağım. Aynı şekilde geçecek ömürler. Sanırım insanlık tarihinin en köklü müessesesi kölelik düzeni devam ediyor, edecekte. Anne burdaki eğitimciler hiçbirşey bilmiyorlar. Ben seni özlüyorum, onlar bana hiperaktif diyorlar. Ben babamı özlüyorum, onlar bana yaramaz diyorlar. Öyle olsun ben de hep yaramaz olacağım, bir işe yaramayacağım.
Suat- 7 yaşında: İlkokul öğretmenime aşık oldum. Büyüyünce onunla evleneceğim. Şimdilik evcilik oyunuyla yetinmem gerekiyor. Ayrıca büyüyünce hamamda tellak olmak istiyorum. Ben avukat, doktor filan olmayacağım. Hafta sonu babam beni hamama götürdü. Yıkanmayı çok seviyorum. Bize kese yapan amcanın mesleğiymiş tellallık. Temiz iş. Okulda değişik şeyler öğrenmeye başladım. Yazı yazmaya başladım. Çizdiğim tuhaf şekillerin adı harfmiş. Harfler bir araya gelince sesi oluşturuyorlarmış. Dilimizin adı da Türkçe imiş. Bizi düşmandan kurtaran adamın adı Atatürk'müş. Paralarda hep onun resmi var. Oturduğumuz ev bir site içerisinde yer alıyor. Babam kredi ile aldı onu. Sitemizin adı Sea Pearl. Yanlış anlamayın biz Londra'da oturmuyoruz, İstanbul'dayız. Şimdiden çorba oldu hayatım. Akşam doğum günümü Mc Donalds'ta kutlayacağız.
İrem- 11 yaşında: Kadınsı hallerim yeni başladı ama yakın akrabam olan kişi 3 yıldır bana kadın muamelesi yapıyor. Ben daha küçücüğüm. Okuluma gitmek istiyorum. Ama babam beni seneye evlendirmek istiyor. İyi de başlık parası alacakmış. Bu yaz tatilinde camiye gideceğim. Elifbeyi öğreneceğim. Başımı da örttüm. Geçen gün karnım ağrımıştı, öğretmenlerim beni doktora götürdüler. Muayene sıramı beklerken sehpada bir dergi gördüm, karıştırdım. İslami moda diye birşey varmış. Başları kapalı, boyalı çok sayıda ablanın fotoğrafını hayranlıkla izledim. Bu şehir müslümanları çok modernler. Bizim küçük kasabamızda hala köhne gelenekler var. Sesimi kimlere nasıl duyursam acaba; Evlenmek istemiyorum desem bu derginin sorumluları bana ses olurlar m ı acaba?
Tonguç-15 yaşında: Sigara içtim mi, içtim. Uyuşturucu da kullandım. Hafta sonları arkadaşlarla toplanıp alkolde almışlığım var. Kız arkadaşım çok. İlişkilerimde korunmaya dikkat ediyorum. Özel bir kolejde okuyorum. Annem babam ayrılar. Kemalistim, koministim, deistim, ateistim...Ne derseniz deyin ama inanın benim gibi çok sayıda genç var. Eşcinsel arkadaşlarım da çok. Üstüme çok gelirseniz teröristte olurum. Dağlar çağırıyor beni.
Sare- 19 yaşında: Üniversitede okuyorum. İstediğim bir bölümde değil ama. Özel bir üniversitedeyim. Yüksek lisans yapmayı düşünüyorum. Size kendimden fazla bahsetmeyeceğim. Vizelerim var. Şehir dışında okuyorum. Yurtta kalıyorum. Vizelerden sonra bana bir cep telefonu hediye ederseniz...Markalı kıyafetler alırsanız. Starbucks cafede buluşur uzun uzun konuşabiliriz. Dilerseniz kız arkadaşınızda olabilirim, masraflarımı karşılarsanız eğer. Özel hayatıma karışmayın ama. Sevgilimin haberi olmaması lazım.
Kerem- 21 yaşında: Askerim. En büyük asker bizim asker.
Şebnem- 33 yaşında: Evsizim, işsizim. Bekarım ayrıca. 4 dil biliyorum. 2 ayrı üniversite bitirdim. Karıyer peşine düştüm, gençliğimi yitirdim. Filan...
Fehmi-53 yaşında: Yazar, çizer...fena halde bozar. Gençleri önemser. Dilinin döndüğünce geleceği işaret eder. Der ki; 25 milyon nüfusumuz 12 yaş altında. Bu çocuklarımızı kendi değerlerimizle yetiştiremezsek, düşmana ne hacet? Bir zamanlar ben de çocuktum. Çaldılar çocukluğumu elimden. Şimdi çalınmasın diye hayatları çocukların yırtınır dururum bir başıma...
Fehmi Demirbağ