"Küresel sehirler, küresel markalar artık dünyada devletler gibi siyasi aktör haline geliyor. Kültür de siyaset ve ekonomi gibi stratejik unsur oluyor." Küresel markalar; İŞGALCİ KOLLUK KUVVETLERİ! ŞİMDİ MİLLİ MÜDAFA ZAMANI! KIZLI-ERKEKLİ KAYBEDECEĞİZ YOKSA GELECEĞİMİZİ! YANİ; NE KARA KUVVETLERİ, NE HAVA KUVVETLERİ, NE DENİZ... İLLA Kİ; KÜLTÜR KUVVETLERİ!
21 Nisan 2014 Pazartesi
alamanya'dan mektup var
formül basit, denklemde,
ithal kafa olacak memleket,
üretimi bitir, kendi elinle
suçluyu bul istersen kader de,
yüksek vergi yüzde yetmiş,
meğerse işimiz çoktan bitmiş,
topladığın vergileri maaş yap,
abuk sabuk kanunlarla adil dağıt,
bol keseden memur yap halkı,
şehirlere, köylüyü dağıt,
yol yap onlara, kredi dağıt!
bakarsan nüfus dağılımına,
köyde kalan ölümü bekleyen ihtiyarlar,
şehirden memuriyet bekleyen delikanlılar!
köy mü; kerpiç ev, ev dibi ahır!
dillerde gönüllerde hep kahır!
bitsin tarım, tükensin hayvancılık,
imdada yetişir market rafları!
çözümün adı hep slogancılık!
genetiğiyle oynanmış tohumlar,
umuda mahkum insanlar!
haydi yazar abi, profesör amca,
çanak tutun aldatanlara!
o öyleymiş te bu böyle,
doksan yılın temcit pilavı,
uydur uydur dur onca yalanı!
betondan kafes kurun yığınlara,
okutarak cahil bırakın,
ya da okutmadan,
akıbet belli!
sırtına odun koyun,
marka semerlerle!
biraz din diyanet;
ama saklısından-tuzaklısından!
bir de lider sürün önlerine,
makus talihin katili!
aslında;
formül basit, denklemde!
zehiri altın kadehte sunacaksın,
şarkılarla, markılarla avutacaksın!
sen diyeceksin,
gelişmekte olan ülke,
aldığınla yetinecek,
elindekiyle kavrulacaksın!
kafan karışırsa eğer,
kuyruğunu dikeltirsen,
bulurum bir başka bahane,
onunla oyalanacaksın!
mevzuat hazretleri tek padişahın!
bir yalan söyleyeceğim ki sana,
Allah'a inanır gibi inanacaksın!
formül basit, denklemde,
yediğinin yemeğin adı; kaos,
köyünü unutacaksın,
aklında kalmayacak,
ne düven ne patos!
sen artık moderinsin!
ihtiyacını karşılar,
yeni dinin!
cebinde kredi kartın,
yaz tatilin...
bir de emekliliğin!
daha ne istersin?
...
şimdi öğrendiklerini,
öğret oğluna...
o da oğluna,
silsile sürsün torunlarına!
...
"unutmayın; siz büyük milletsiniz!
sizin atalarınız ta viyana'ya!"
...
yukarıda bahsedilen sözler,
benim değil,
Alamanya'ya,
65 lerde gidipte dönmeyen,
amcamdan!
öğrenmiş;
yeğenin şair oldu demişler!
o da bu satırları,
karalayıp bana göndermiş.
demiş,
yeğenim bunları,
şiir diye yazsın,
okutsun insanlara,
canlarına okunan insanımıza!
...
yazdım ben de,
bakalım birileri,
okur mu diye?
fehmi demirbağ
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder