8 Eylül 2014 Pazartesi



"KASIMPAŞALI" ROMAN OLDU!

"Batının dayattığı; zengin kültürümüz ve asil davranış biçimimizde örtüşmeyen herşeye, esaslı bir karşı duruş.
Farkını ilk satırlarda ortaya koyan, yeni ufuklar açan, hayal dünyamızı zenginleştiren ve bizi derin düşüncelere başbaşa bırakan edebi bir anlatım.
Hayatımızın her anına dokunan bu eser; çocukluğumuzda fakir köy soframızdaki ekmeğin lezzeti ile sakin gecelerdeki uykunun dinlendiriciliğini öyle güzel anlatıyor ki.
Gençlikteki fikir çatışmalarını, gurbetin ve yakınlarını kaybetmenin kederi ile candan dostluğun tadını yaşıyorsunuz romanın kahramanları ile beraber.
Olgunlukta, hayatı ıskalamanın ıztırabı ve müslümanın derdini dert edinmenin ezici fikir yorgunluğu.

Sarsıcı.
 Çünkü, bizden öncekilerin çektiklerini çekmeden cennet hayali kurmanın beyhude olduğunu söylüyor.

Tembellik ve çalışkanlık,
Cehalet ve ilim,
Günah ve sevap,
Boyun eğmek ve başkaldırmak,
Korkaklık ve kahramanlık.
Vurucu tasvirler ile okuyucuyu ayağa kaldırıyor, içimizdeki kahramanı harekete geçiriyor.

Hayal ile gerçek birbirine ancak bu kadar yaklaştırılabilir."

Tarkan Karahasanoğlu-GOP Belediyesi Kültür Müdürü böyle yorumluyor yazar Fehmi Demirbağ'ın Kasımpaşalı isimli romanını.

ROMANIN KONUSU

Murat ve Bay X isimli 60 yaşını aşkın iki arkadaşın öyküsüdür aslında romanın konusu. Bütün hayatları dramatik öğelerle bezenmiş Anadolu insanının öyküsü...
Murat yazan, çizen sanatla bütün hayatını yoğurmuş eşini ve çocuğunu Marmara depreminde kaybettikten sonra da hayattaki tek varlığı dostu Bay X'le geçirir ömrünün son günlerini.
"İslamcı" diye nitelendiren bir duruşu vardır hayata karşı, Murat'ın. Yaşadığı bütün sıkıntıların tek sebebinin Anadolu insanına batı tarafından biçilen bir programlamadan kaynaklandığı inancındadır.
Murat; Anadolu insanı, "nereden bozuldu ise oradan düzelir teziyle" Müslümanların kendi kültür ve sanatını çağdaş metodlarla üretmesi gerektiğini savunur.
Bu uğurda eserler üretmeye çalışır. Ancak tek kişilik bir mücadelenin içinde bulur kendisini.
Hedefinde tek bir gaye vardır. Bir "sinema filmi" çekebilse belki düşüncelerini toplumla paylaşabilme imkanına da kavuşacaktır. Tanınmamış olduğu için sözlerinin itibar görmediği düşüncesindedir.
Ancak bütün bunlarla mücadele ederken bir de mücadele etmesi gereken bir başka rakip belirir hayatında; kanser.
Bay X girer devreye, dostunun bu tek kişilik mücadelesine destek olmak için. Son vasiyeti olarak algılar dostunun bu mücadelesini. Onun bir sinema filmi çekmesi için yaptığı mücadeleye omuz verir.
İmkanları ölçütünde düşük bütçeli, ama ses getirecek bir hikayenin peşine düşerler. Bu hikaye neden Türkiye'nin son 15 yılına damgasını vurmuş aymı zamanda bir mücadele adamı olan sayın Cumhurbaşkanımızın hikayesinin peşine düşerler. "Kasımpaşalı" neden filmimize konu olmasın, diye düşünürler.
Macera başlamıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder