27 Temmuz 2016 Çarşamba

ÖNCE AKILLARA...
SONRA GÖNÜLLERE...
SONRA DA SOKAKLARA DARBE!

"ÇEKİRDEK FESTİVALİNE WELCOME"


Kim paralel...kim paragöz...kim dikdörtgen...kim zevkten dörtköşe...köşe kapmaca game over...adaletçiler meydanlarda...kalkınmacılar paralele izdüşüm! Çanakkaleden yine dem vururken...ve demlenirken birileri bodrum beachlarda...sana halkım; yine tarih yazmak düştü!
derken;
Altı doldurulmamış sloganlık ve beylik laflara bakacak olursak… Adı geçmez tarihlerde kim hayatta olur, Rabbim bilir doğrusunu.
Darbe stresi altında gelecek kaygılarımız dahi ertelendi ya...Günü nasıl...vartayı nasıl atlatacağız. Bugünlerin müsebbipleri kimler? Meydanlar nelere gebe peki? Kimler tevbe etmekte? Münafıklar yine ortalarda salınmadalar mı yoksa? Opürtinistler, menfaat şebekeleri...Off kahretsin yine ister istemez üstü kapalı konuşmaktayım. Zülfü yare kim dokunacak peki? Ah gelecek! O günlerin gençliği nasıl olacak, bütün mesele bu! Nasıl bir kimlikle taşınacağız geleceğe?
Herhangi bir siyasi partimizin/AYDINIMIZIN/allame-i cihanımızın şu hengamede çocuklar ve gençlere yönelik bir eylem adımı varmı ki?
Çocuklarımızı geleceğe taşırken;
Bir müslüman gibi mi, seküler mi, kapitalist mi yetiştireceğiz?
Ahlaki kaygıları nasıl olacak, hasılı?
De ki kürtlerden dem vuran ilgili siyaset, büyütürken çocuklarını; kahvaltılarda mısır gevreğimi yedirtecek…Yine bentenlerimi izlettirecek…onlarında binecekleri arabaların markaları aynılarımı olacak…Umutsuz ev kadınları isimli diziyi ha türkçe, ha kürtçe ha arapça çeviriyle izlemişsin, farkeden ne?
Siz Türk polisinin biberinin gazından şikayet ediyorsunuz ya... lakin aynı polise-askere tarafınızdan sıkılan kurşun nazardan koruma maksatlı değil ama…Aha da size darbe! Rahat kimlere batmamış ki?
De ki iktidar sizsiniz; yani Kace(Kürdiye Cumhuriyeti) olduğunuzda mesela bir muhalif olarak birileri apokürt ‘e küfredebilecek mi? Sizin azınlığınız mı olacak Kürdistanda yaşayan Türk nüfus? Anadilde Türkçe eğitim hakkı istenebilecek mi? Müminler kardeştir düsturu marksist felsefenizde yer alacak mı? İslami referansınız olacak mı mesela? Kürtçe meallerinizdeki cihad ayetlerini ne yapmayı düşünüyorsunuz? Bütün bunlar olurken sizlerde rezidanslarda oturup toverslerdeki officelerinizde makyevelist yaşamlar mı süreceksiniz?
Behlül dana hazretleri sizin içinde bir menkıbeden mi ibaret olacak?
Dekart, kant, spinoza, jan jack russo sizin de mi saintleriniz arasında yer alacak? Bakın 5 yıllık kirli savaşta ki Suriye’ ye; iktidar ya da muhalif gruplar birbirlerine kurşun sıkarken bi ara merak ediveripte bakıversinler karşıya doğrulttukları silahların markalarına.
Yok arkadaş, ben bu kavgada yokum!
Önceden bağımsız türkiye derdik naçizane…
Şimdilerde bağımsız dünya diyorum…
Dünya mazlumları heryerde hep aynı…Aynı ağababaların hep aynı olduğu gibi.
Mazlumluk hadi bi yere kadar.
Biz, biz bu çağın müslümanları aynı zamanda fena haldede aptalız. Arkamızda yalnızca bizden dua bekleyen, istememizi bekleyen kainatın sahibi varken…
Biz ellerimizi açmışızda merhamet bekleriz bize zulmedenlerden!
Yahu iktidar olan biz değil miydik?
Şimdi iki satır şurada bir-iki laf edeceğim; tahammülsüzlük had safhada. Eleştiriye tahammül yok! Peki zalimin mensubiyeti var mı?
Her dinden, milletten zalim olmaz mı?
Adaletle hükmetmek esas değil mi?
Peygamber ilk hicret için müslümanları Habeşe gönderirken, Habeşin kralı Necaşi için ne diyordu? “Orada adil bir hükümdar bulacaksınız!”
Hadin hep beraber bi iman tazelemesi yapalım; tek ihtiyacımız bu!
“La ilahe illallah, Muhammedur Resulullah!”
“Allahtan başka hükmedici yoktur, elçisi de Muhammeddir!”
...
Ey hocaların efendisi; efendi efendi demişsin ki beni Türkiyeye vermeyin. Sizlere hizmetimi sürdürmek istiyorum.
Allah'ım! Kemik kavgasını cihad görünümüne sokanları...
...
Mecalsizim...Körler ülkesinde ışığın faziletlerinden dem vurmak...abesle mi uğraşıyorum yoksa...
Bu ne tufan? Bu ne tuğyan!
son bi not;
BEN DEMEDİM...AKPARTİ MİLLETVEKİLİ Sn.MEHMET METİNER SÖYLEDİ...
EY KİBRİYA KULAK VER BU TARİHİ ANEKNOTA!
Ey Ak Parti il ilçe başkanları, ey vekillerimiz,ey bakanlarımız...
Vatandaş arar,işim var deriz.
Belediye Başkanı ile görüşmek ister özel kalemde bekletiriz.
Gariban makamımıza gelir,kabul etmeyiz.
Önemli biri gelince kapıda bekleriz.
Seçmenin ufacık işine el atmayız.
Holding sahibi zengin gelince hemen yaparız.
Bütün bunları yaptığımız halde bu halk Reise olan sevgisinden, bağlılığından bize sahip çıktı. Biz düşmüştük elimizden tutup kaldırdı.
Onlar ilk dakikadan itibaren sokağa inmese hiçbirimizin vekilliği, başkanlığı, bakanlığı kalmazdı. Hepimiz öldürülmüş ya da iskenceden geçiyorduk...
Bu milletin hepsinin elini öpsek sırtımızda taşısak azdır.
ARTIK HERSEYİMİZİ HAYATIMIZ DAHİL HERŞEYİMİZİ BU HALKA BORÇLUYUZ...
MEHMET METİNER

fehmi demirbağ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder