14 Kasım 2018 Çarşamba

MEHMET AKİF BATILILAŞMA SEVDASINA KÖRÜ KÖRÜNE YAKALANMIŞ HASTALARIN HEGEMONYASINA KARŞI DİYORDU Kİ;
“Tesettür kalktı, ortadan bet bereket de kalktı”
Akif mütemadiyen onu tekrar edip duruyordu. Üniversiteleri ıslah edelim, okulları ıslah edelim, namazımızı kılıp orucumuzu tutalım, ıslah edelim, ibadet edelim.
E BİZ DE AYNI ŞEYİ DİYORUZ.
Dönemin istibdatçıları onun Müslüman kimliğinden dolayı rahatsızdılar. Hatta İstiklal marşını bile 2 kez değiştirmek istediler.
Necip Fazıl'a bile teklif götürdüler.
O da şu mısraları yazdı:
Allahın seçtiği kurtulmuş millet!
Güneşten başını göklere yükselt!
Avlanır, kim sana atarsa kement,
Ezel kuşatılmaz, çevrilmez ebet.
Allahın seçtiği kurtulmuş millet!
Güneşten başını göklere yükselt!
Yürü altın nesli, o tunç Oğuz’un!
Adet küçük, zaman çabuk, yol uzun.
Nur yolu izinden git, KILAVUZ’un!
Fethine çık, doğru, güzel, sonsuzun!
Yürü altın nesli, o tunç Oğuz’un!
Adet küçük, zaman çabuk, yol uzun.
Aynası ufkumun, ateşten bayrak!
Babamın külleri, sen, kara toprak!
Şahit ol, ey kılıç, kalem ve orak!
Doğsun BÜYÜK DOĞU, benden doğarak!
Aynası ufkumun, ateşten bayrak!
Babamın külleri, sen, kara toprak!
***
Yani müesses nizamın ilkeleriyle düzene itira eden bizim gibi kafalar hep bir karşılaşma hali yaşayacağız.
Ama düzene ititraz etmek adına toplumsal huzurun bozulmasına da çanak tutmamak lazım, diye düşünüyorum.
Benim gibi düşünmeyin.
En azından bu konuları siz de düşünün diyorum.
Fehmi Demirbağ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder