20 Aralık 2018 Perşembe

YILIN "HAKLILIK ÖDÜLÜ" NÜ REİSİN ELİNDEN ALDIK!
Dün yapılan Başkanlık Kültür Sanat Ödül dağıtımında biz de payımıza düşen "Haklılık Ödülünü" aldık.
Reis "aferin sana Fehmi" dedi.
"Tek başına bizim lüzumsuzlarla mücadele eder durursun. Genç Türkiye Platformu' nu kurdun, geçen sene milyon dolarlık derneklere rağmen sana yılın STK sı ödülünü verdik.
Yine başbakanlıkça ödüllendirildin Mihmandar Gençlik Projesine yaptığın katkılardan dolayı. Hoş emeğini nasıl inkar ederiz, beraber ıslanmak için yola çıktığımızda Akparti'mizin çalışma programını da sen yazmıştın; Türkiye'nin kurtuluş formülü demiştik senin fikirlerine.
Sen ne diyorsan o.
Seninle iftihar ediyorum, sevgili kardeşim Fehmi!"
Reis dünkü töreninde bana göre çok önemli konulara da değindi.
Bütün belediyelerin kültür müdürleri de oradaydı, çok önemli bilumum zevatta. Herkes birbirleriyle fotograf çektirme yarışındaydı. Bense Reis'imin yaptığı konuşmada temas ettiği konular hakkında not almakla meşguldüm.
Hadi onlara bir göz atalım:
1-"Bize göre kültür, toprak gibi, tıpkı bayrak, ordu, para gibidir. Bir milletin bağımsızlığının sembollerinden biridir."
(Biz de yıllardır Kültür Ekonomisinden bahsederiz. Belki de bu konuyu Türkiye'de ilk gündeme alanlardan birisi de biz olduk. Kültür Kuvvetleri Komutanlığından bahsederim yıllardır, istihza ile, filan. Yine haklı çıktın Fehmi.)
2. "Kültür sanat alanında yeni ve büyük adımları hep birlikte atacağız. Türkiye’nin son bir asrı siyasi ve sosyal alanlar yanında Kültür ve Sanat alanında da büyük kırılmalar yaşanan dönemi ifade ediyor.
Günümüzde kültür endüstirisi öyle bir yere geldi ki... Sinemadan giyime, teknolojiye kadar her yerde görüyoruz."
(E bu sözüne "Günaydın Reis" diyesim geldi. Ah be bi bilseydin benim "Herotürk Projesi" ile yapmaya çalıştıklarımı. Hem de 15 yıl öncesinden. Reis, teşekkür ediyorum her konuda beni haklı çıkarttığın için. Misal bizim "Fetoş" dediğimize yıllar sonra "Fetö" dedin ya! Neyse o konuda sonradan "Allah affetsin" demiştin.)
3. "Biz uzunca bir süre ecdadın medeniyet mirasına sırtımızı dönüp kendimizi her alanda gecekondulara kaçak yapılara mahkum ettik. Halbuki bizim tarihimizde ilim ve sanat insanlarının müstesna bir yeri vardır."
(Bayıldım bu ifadene. Tarihimizde ilim ve sanat adamlarının müstesna yeri olduğunu hatırlattın. Allah aşkına şu adamlarına da hatırlat! Şu belediyelerinin Kültür müdürlüklerine. Kültürden sorumlu başkan yardımcılarına. Onlar işkembe ve apış arası organizasyonları kültür-sanat sanıyorlar. Biz Müslüman snatçıları görmezden geliyorlar. Hayatlarında A4 kağıda arzuhal yazamayanlar bizim gibi 50'ye yakın neşriyata imza atmış adamları kaale almıyorlar. TRT öyle, Kültür bakanlığı öyle...Çokk doluyum be Reis! Bila bla!)
4. "Ömrüne 800'e yakın projeyi sığdıran bir Mimar Sinan. Bunları öyle kaçak yapı filan değil. Siyasetçiyim öyle gecekondu falan demem zor ama hiç olmazsa kaçak yapı diyebilirim."
(Hatırlıyorum "İstanbul'a ihanet ettik" demeni. Neyse bu konuyu çok uzatmayayım. Abdestli Kapitalizm mevzularına girerim şimdi. Ya da dünün mücahitlerinin bugünün görgüsüz müteahhitleri olduğu mevzuuna!)
5. "Kültür ve sanat tabiatı gereği özgürdür."
(Çok haklısın be Reisim. Acun Ilıcalı özgür, Necati Akpınar Özgür, Müjdat Gezen Özgür. Tv dizi yapımcıları özgür. Aleyna Tilki özgür. O özgürlük maalesef biz Müslüman sanatçılarda hala yok.)
6. "Bir grup, kültür ve sanat dünyamızı esir almıştı. Bu esaret yavaş yavaş kalkıyor."
( Sanırım yaşlandım, gözlerim eskisi kadar iyi görmüyor. Bu dediğini ben neden göremiyorum?)
***
Yıllardır didinip dururuz.
Hoş geçtiğimiz yıllarda reis yaptığı bir konuşmada "Eğitim ve Kültür-sanat'ta sınıfta kaldık" demişti aslında.
"Eğitim ve kültür alanında hedeflediğimiz noktaya ulaşamadığımız için üzgünüm!" de demişti.
Cumhurbaşkanımız, başkanımız Tayyip Erdoğan, "Müfredatı süratle geliştirmemiz, zenginleştirmemiz lazım. Bunu yaptığımız zaman gençliğimiz çok farklı şekilde gelişecektir" dedi. Ama bu konuşmayı 26 aralık 2015'te yapmıştı. O günlerden bugünlere süratle bakan değişiklikleri yapıldı, o kadar.
Benim bildiğim Başkomutan dediğimiz, Reis dediğimiz, Başkan dediğimiz bu kişinin konuşmaları havada kalmamalı. Kim yapacak onun işaret ettiği hususları; elbette onun sayesinde belirli makamlara gelen zevatlar.
FEHMİ DEMİRBAĞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder