28 Mayıs 2014 Çarşamba




ÇERKES

rahmeti rahmana,
yol alalı,
18 sene olmuş,
vay ki vay!
oy nenem,
özledim seni!
tam bir,
çerkes hanımefendisiydi!
burnunun ucunu,
namahreme göstermeye,
haya ederdi!
varlığı,
sülalemize devletti!
...
biz derdi,
moskofun zulmünden,
bu topraklara hicret eyledik,
buralar bize mubarek derdi.
balık yemezdi,
yüzbinlerce kardeşimiz,
yem olunca karadenizin,
kara sularına...
çocukluğuna dair,
anlatacak şeyi pek azdı;
"babamı hayal meyal hatırlıyorum,
bir de çanakkaleye gidişini..."
yetim kalışını...
savaş sonrasını bir de,
gözleri bu yüzden,
hep buğuluydu!
...
cihan harbi sonrası,
bolşevik taklitçisi,
inönünün askerlerini,
köyleri basan,
(güya) Türk askerlerini,
darağaçlarını...
ahırlarda alınan,
kuran tedrisatlarını!
dini ayin suçlamasıyla,
küçücük köylerindeki,
büyük bozgunları!
...
ve köyün yıkık minaresinden,
her daim,
hıçkırıklarla okunan,
türkçe ezan seslerini!
"Tanrı uludur,
tanrı uludur!"
...
ey milleti meyyuse,
yolun artık,
kimin yoludur!
...
nenem...
canım nenem...
sürgün çiçeği,
iman abidesi,
ey faziletin timsali...
şahsında,
ümmetin acziyeti!
...
hikayesine nenemin,
babamın ki karışır!
cehalet, yokluk,
kuru ekmeğe katık!
çalınan hayatı babamın,
faturası bana!
ve torunlarına!
...
moskof,
yüzelli yıl önce,
biz çerkeslere zulmetti!
zulmetti,
serpuşu değişik giyenler sonra,
dünyayı ümmete dar etti!
....
yetti!
...
suları durulmuyor,
aklı bulanıklaşan ümmetin,
şahsında nenemin,
yakın tarihten,
masallar dinlediniz.
...
ey! geleceğin neneleri,
ve hatta dedeleri!
var mı sizinde,
torunlarınıza anlatacağınız hikayeniz!
...
nene!
...
çaresiziz yine!
....
sürgün devam ediyor!

fehmi demirbağ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder